ALTIN KOZA

Sinemanın altın çağı olarak adlandırılan yıllardan bugüne kadar ulaşabilen çok az sayıda film festivali günümüzde varlıklarını sürdürüyor. Bu festivallerin en önemlilerinden biri, kuşkusuz Altın Koza Film Festivali’dir. Zaman zaman kesintiye uğramış olsa da Altın Koza son yıllarda aralıksız olarak devam ediyor.

Her şey Adana’da Ziya Darendeli adında bir lise öğretmeninin sinemaya olan sevdası ve Adana halkına sinemayı sevdirme arzusu ile Sinema Kulübü’nü kurmasıyla başlar. Sinema alanında yaşanan gelişmeleri takip eden Ziya Darendeli, Adana’da bir film şenliği düzenlenmesi amacıyla girişimlerde bulunur ve ilk önce Adana Belediyesi’nin desteğini alır.

Bir zamanlar bu bereketli toprakların geçim kaynağı olan pamuğun kozası, festivalin simgesi olur ve Adana Film Şenliği’nin Altın Koza olarak anılmasını sağlar.

Birinci Altın Koza Film Şenliği 15-22 Mayıs 1969 tarihleri arasında gerçekleştirilir.

Jüri, ünlü Türk romancısı ve senaryo yazarı Kemal Tahir’in başkanlığında toplanır. İlk Altın Koza’yı Metin Erksan, Kuyu filmi ile En İyi Yönetmen ve En İyi Film dallarında evine götürürken, Fatma Girik, Ezo Gelin ile En İyi Kadın Oyuncu, Yılmaz Güney ise Seyyit Han ile En İyi Erkek Oyuncu ödüllerine sahip olan ilk Altın Koza’lı sanatçılar olur.

Adana Belediye Başkanı Erdoğan Özlüşen başkanlığında gerçekleştirilen ilk 5 festival sinema dünyasının ilgisini çekmeyi başarır.

Altın Koza Film Şenliği‘nde (1970) En iyi kadın oyuncu ödülünü ‘’Boş Beşik’’ filmiyle Fatma Girik alırken, “Umut” filmi ile kazandığı birincilik ödülünün parasını, filmde yer alan oyuncular arasında paylaştıran Yılmaz Güney, 3. Altın Koza Film Şenliği’nde “Ağıt” filmi ile aldığı birincilik ödülünü Türk Hava Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı’na bağışlar. Yine 3. Festivalde Fatma Girik ‘’Acı’’ filmiyle en iyi kadın oyuncu ödülünün sahibi olur. Üst üste alınan bu ödüllerle Yılmaz Güney ve Fatma Girik ilk 3 festivale damgasını vurur.

1980 yılında yaşanan askeri darbe sonrasında yaşanan ekonomik sebeplerden dolayı devlet sinemayı 1989 yılına kadar maddi açıdan destekleyememiştir. 1992 yılında özel televizyon kanalları gösterim haklarını vererek sinemaya destekte bulunmaya başlar. Ancak Kültür Bakanlığı’nın destek çalışmalarına rağmen 2000’li yıllara kadar sorun tam olarak çözülemez.

90’lı yıllara gelindiğinde Adana Belediyesi, Türk Sineması’nı desteklemek adına festivali 19 yıllık uyku sürecinden sonra tekrar başlatmak için atılıma geçer.

Dönemin Belediye Başkanı Selahattin Çolak tarafından düzenlenen basın toplantısında 6. Altın Koza Film Festivali’nin 14-25 Eylül 1992 tarihleri arasında tekrar düzenleneceği duyurulur.

Selahattin Çolak, Türk sinemasının temsilcileri ve Türk sinemasının ünlü simalarından Fatma Girik, Hülya Koçyiğit, Memduh Ün gibi çok sayıda sinema konuğu ile Adanalı sanatçılar Yılmaz Duru, Gülsen Tuncer, Menderes Samancılar ve Şener Şen’in de katıldığı basın toplantısında Altın Koza’nın yeniden canlandırılacağının müjdesi verir ve yeni projelerin de tanıtımı yapılır.

1992’de Altın Koza Kültür ve Sanat Festivali adı altında düzenlenen festival, Türk Sineması’nın geleceğine de sahip çıkar. Festival, Öğrenci Filmleri Yarışması‘nı da programına ekler ve Türkiye’de ilk kez bu alanda yarışma düzenleyen festival olur.

Türk Sinemasını halkla buluşturmak, geleceğin genç kuşaklarını teşvik etmek ve desteklemek amacıyla Adana Büyükşehir Belediyesi Başkanı Selahattin Çolak’ın yeniden hayata geçirdiği festivalin 7.’si 20 Eylül-5 Ekim 1993 tarihleri arasında gerçekleştirilir.

İlk dört yıl neredeyse festivalin tüm ödüllerini toplayan Yılmaz Güney’in “Yol” filmi 12 yıllık hasretten sonra ilk kez kendi seyircisiyle festival kapsamında Adana’da özel olarak gösterilir.

1994’te Aytaç Durak Başkanlığı’nda düzenlenen 8. Altın Koza Film Festivali’nde bir ilk yaşanarak festivale Adana Büyükşehir Belediyesi’nin yanı sıra Seyhan ve Yüreğir Belediyeleri de sahip çıkar.

23. Festivalde festivalin adı şehri daha iyi tanıtacağı gerekçesiyle ‘Adana Film Festivali’ olarak değiştirilir. Türkiye sinemasında böylesine önemli bir yere sahip olan festivalin böyle bir sebeple köklerinden uzaklaşması, sinema dünyasında birçok kişi tarafından tepkiyle karşılanır.

Başkanlığını Zeydan Karalar’ın yaptığı 26. Festival’de festivalin adı “Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali” olarak değiştirilir ve Altın Koza yeniden adına kavuşur.

Ayrıca 26. Altın Koza Film Festivali, Filmmor ile sinema sektöründe 2020 yılına kadar cinsiyet eşitliğinin sağlanmış olmasını hedefleyen uluslararası 5050×2020 kampanyasını imzalayarak kadınlara verdiği desteği gösteren Türkiye’deki ilk festival olur.

Sinema sektöründe görev alan kadınları maddi ve manevi olarak desteklemeyi içeren kampanya; Cannes, Venedik, Berlin, Toronto ve Locarno da dahil 35 uluslararası film festivali tarafından imzalanır.

28. Adana Altın Koza Film Festivali, 2021 yılında Zeydan Karalar’ın onursal başkanlığında gerçekleştirilir. Bu festivalin onur ödülleri; Şerif Sezer, Yavuz Turgul ve Haluk Bilginer’e takdim edilir.

Festivali özüne, en saf haline döndürmek hedefi ile çıkılan bu yolda öncelikle 26. Festivalde Altın Koza, adına tekrar kavuşmuş sonrasında ise halkın festivali olarak başlayan bu festivalin yine halka dönmesi, halk ile buluşması sağlanmıştır.

Festival ile salonlarda düzenlenen ödül törenleriyle yetinmeyip, Adana’nın 15 ilçesinde yazlık ve gezici sinema kurulmuş, sergiler, söyleşiler, atölyeler ve yüzlerce film gösterimi gerçekleştirilmiştir. Festivalin gerçek sahibi olan halkımızla sanat ve sanatçılar bir araya getirilmiş, halkın gösterdiği yoğun ilgi ve destek sayesinde Altın Koza yoluna güçlenerek devam etmiştir.